İnsan ticareti, tespiti oldukça güç ve zor olan suç biçimlerinden birisidir.
Çoğu vakada mağdurlar belgesiz düzensiz göçmenler veya uzak ve kuytu alanlarda zorla çalıştırılan kişiler arasında oldukları için bu vakaların tespiti oldukça güçtür. Benzer şekilde yasadışı ticari seks işçiliği, doğasında bulunan gizlilik ve bu yasadışı faaliyet adına kamuoyu ve kolluk kuvvetlerinde bulunan “işin ahlaksızlığı” algısı nedeniyle, mağdurların tespitini oldukça zorlaştıran bir insan ticareti biçimidir. Pek çok vakada mağdurlar, tacirlerden korktukları veya tacire bağlı oldukları, kendilerinin veya ailelerinin tehdit altında olmaları, psikolojik olarak hazır hissetmedikleri, yaşadıklarının farkında olmamaları, kendilerini güvende hissetmedikleri, geri gönderilme endişesi yaşadıkları, belgeleri olmaması, yargılanmaktan veya kolluk kuvvetlerinden korkmaları gibi sebeplerle konuşmaktan kaçınmaktadırlar.
Bu tür durumlara karşı tespit çalışmaları ise farklı boyutlarda yürütülmektedir. Bunlara örnek olarak saha çalışmaları, yardım hatları ve kolluk kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen işlemler sayılabilir.
Saha çalışmaları insan ticareti mağdurlarına farklı yaklaşımlar gerçekleştirilebilen bir tespit çeşididir. Örnek olarak seks işçileri ile gerçekleştirilecek bir cinsel sağlık projesi esnasında insan ticareti mağdurlarının tespiti adına da faaliyetler yürütülmesi sağlanabilir. Bir diğer örnek sokak çocuklarına yönelik faaliyetler içeren bir proje esnasında çocuk mağdurları bulmak adına yürütülecek çalışmalar da gerçekleştirilebilir. Bu anlamda farklı çalışmalar gerçekleştiren sivil toplum kuruluşlarının da tespit mekanizmalarına dahil edilmesi önem kazanmaktadır.
Yardım hatları, tespit çalışmaları için kullanılan bir diğer önemli metodu oluşturmaktadır. Farklı dillerde kolaylıkla ulaşılabilen ve mağduru doğrudan koruma hizmetlerine yönlendirme yeteneğine sahip olan uzmanların çalışmakta olduğu bu hatlar günümüzde pek çok coğrafyada yoğun biçimde kullanılmaktadır. Örnek olarak Türkiye’de 2005 yılının Mayıs ayında insan ticareti mağdurlarına yardım amacıyla acil iletişim hattı olarak faaliyetine başlayan 157 telefon nolu hat, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından devralınması ve hizmet ağının genişletilmesiyle, 20 Ağustos 2015 tarihi itibarıyla Yabancılar İletişim Merkezi (YİMER 157) adıyla 7 farklı dilde hizmet vermeye başlamıştır.
Kolluk kuvvetlerinin tespit çalışmaları kendi mekanizma ve operasyonları tarafından gerçekleştiriliyor olsa da, pek çok coğrafya da istenilen etkinlikte bulunmamaktadır. Bunun sebepleri arasında insan tacirlerinin tehdidi,menşe ülkede kolluk kuvvetleri ile olan eski kötü deneyimler, mağdurların travma sonrası stres bozukluğu nedeniyle sorgular sırasında sessiz veya ilgisiz kalmaları, kolluk kuvvetlerinin yeterli mali veya deneyimli tercüman gibi son derece önemli işgücü kaynağına sahip olmamaları sayılabilir. Kolluk kuvvetleri konu hakkında yetersiz eğitime veya yanlış yaklaşımlara sahip olabilir. Kolluk kuvvetleri psikolojisinde “ideal mağdur” olarak adlandırılan, mağdurun kağıt üzerindeki bütün işaretleri taşıması gerekliliği inancı soruşturmacılarda mevcut olabilir. Bütün bu negatif olasılıklara karşı, mağdurların tespiti için iyileştirme çalışmaları ve eğitim/donanım faaliyetlerinin devamlılığının sağlanması gerekmektedir.
Tespit çalışmalarının iyileştirilmesi adına gerek devlet organları, gerek kolluk kuvvetlerinin gerçekleştirdiği iyi hizmetlerin duyurulması ve bu hizmetlerde iyileştirmelerin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu iyileştirmeler: İnsan ticaretine maruz kalan kişilerin hızlı ve doğru bir şekilde tanımlanmasına izin vermek için ilgili Devlet yetkilileri ve polis, sınır muhafızları, göçmenlik görevlileri ve düzensiz göçmenlerin tespiti, alıkonulması, kabulü ve işlenmesiyle ilgili diğer kişiler gibi yetkililer için kılavuzlar ve prosedürler geliştirmek, İnsan ticareti mağdurlarının belirlenmesi ve yukarıda atıfta bulunulan kılavuz ilkelerin ve prosedürlerin doğru uygulanması konusunda ilgili Devlet makamlarına ve görevlilerine uygun eğitim verilmesi, İnsan ticareti mağduru kişilerin tanımlanmasını ve yardım sağlanmasını kolaylaştırmak için ilgili makamlar, yetkililer ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirliğinin sağlanması ve bu tür bir işbirliğinin organizasyonu ve uygulanması ve etkinliğinin en üst düzeye çıkarmak için resmileştirilmesi, göçmenlerin ve potansiyel göçmenlerin insan ticaretinin olası tehlikeleri ve sonuçları hakkında uyarılmalarını ve gerektiğinde yardım aramalarını sağlayacak bilgileri almalarını sağlamak için uygun müdahale noktalarının belirlenmesi, insan ticareti mağduru kişilerin, göçmenlik yasalarının ihlali veya insan ticareti mağduru olma durumlarının doğrudan bir sonucu olarak dahil oldukları faaliyetler nedeniyle kovuşturulmamasını sağlamak, insan ticaretine maruz kalan kişilerin hiçbir koşulda kamplarda ya da geri gönderme merkezlerinde gözaltında veya diğer gözaltı biçimlerinde tutulmamalarını sağlamak, hem insan ticareti mağduru hem de kaçak sığınmacılardan gelen sığınma taleplerinin alınması ve değerlendirilmesi için prosedürlerin ve süreçlerin mevcut olmasını ve geri göndermeme ilkesine her zaman saygı gösterilmesi ile bu ilkenin desteklenmesini sağlamak olarak sayılabilir.